3 Aralık Dünya Engelliler Günü  Csnım Kadın bazen hayatın sessiz kenarlarına gizlenmiş insanlar vardır… Koşmayan adımlarında bile bir sabır, duymayan kulaklarında bile bir sezgi, tutmayan ellerinde bile bir güç vardır. Onlar; dünyanın en temiz aynalarıdır. Bizim koşturup giderken unuttuğumuz şeyleri, onlar daha derinden görür: Bir bakışın güzelliğini… Bir gülüşün değerini… Bir dokunuşun mucizesini… Engel, bedenin sınırlılığı değil; kalbin göremediğidir çoğu zaman. Ve en çok onlardan öğreniriz bir gerçeği: İnsan, eksikleriyle değil; nasıl ayağa kalktığıyla tanımlanır. Kimilerinin gözleri görmez ama gönülleri bir şehri aydınlatır. Kimilerinin ayakları yürümez ama dünyayı yerinden oynatacak fikirlere sahiptir. Kimilerinin elleri tutmaz ama onlar, tutamadıkları eller yerine binlerce yüreğe dokunur. Belki de Dünya Engelliler Günü’nün asıl mesajı şudur: Kimse eksik değil; herkes başka bir yerden tamam. Bizlerin fark etmesi gereken şey de budur. Bir bireyin yaşamını zorlaştıran engeli değil; karşılaştığı ön yargıdır. Bir çocuğu durduran tekerlekli sandalyesi değil; toplumun onun adına çizdiği duvarlardır. Bir yetişkini yoran işitme kaybı değil; duyulmayan ihtiyaçlarıdır. Oysa ki; biraz anlayış, biraz sabır, biraz empati… Ve en önemlisi: eşitlik duygusu. Engelli bireyler güçlüdür. Çoğu zaman bizim bile fark etmeden çöktüğümüz yerlerde, onlar dimdik kalmayı öğrenmiştir. Bugün… Onlara acıyarak değil, hayranlıkla bakalım. Yardım ederken “zayıf” oldukları için değil; hayata ortak olduğumuz için el uzatalım. Unutmayalım: Bir insanın engeli onun kimliği değildir; sadece hayat hikâyesinin bir satırıdır. Ve bu satır, çoğu zaman bizimkinden çok daha cesurdur. İçsel Egzersiz: “Bir Dakika Empati” Gözlerini kapat. Sadece bir dakika… 1. Gözlerin görmüyormuş gibi hayal et. Güne uyanıyorsun… Eşyaların nerede olduğunu dokunarak buluyorsun. 2. Sonra bir dakikalığına hiç duyamadığını düşün. Sessizlik büyüyor… İnsanların sana ne söylediğini bir yüz ifadesinden çözmeye çalışıyorsun. 3. Şimdi de bacaklarını hareket ettiremediğini düşün. Öylece oturuyorsun… Dışarıdaki dünya senden bir adım uzakta. Derin bir nefes al… Ve yavaşça gözlerini aç. Şu an sahip olduklarının farkındalığı içine yerleşsin. Aynı anda, bu koşullarla yaşayanların gücünü kalbinde hisset. Bugün yalnızca “Engelliler Günü” değil… İçimizdeki merhametin, farkındalığın ve insaniyetin sınıfa tabi tutulduğu bir gün. Ve bizlere sorulan soru çok basit: “Sen, engelsiz misin?” Bedenin değil, kalbin engelleri varsa… Ön yargıların yürüyorsa, kibirin konuşuyorsa, sabırsızlığın duyuyorsa… Asıl görülmesi gereken engel odur. Gel bugün… Kendimizi değiştirerek başlayalım. Dünyayı eşitlik frekansına alalım. Bir insanın hayatına küçük bir kolaylık, küçük bir gülüş, küçük bir umut ekleyelim. Çünkü gerçek dönüşüm budur: Birlikte tamamlanmak.