Tarım sektörüyle ilgili fiyat hareketlerini takip etmek, sadece çiftçiler ya da tarım işletmeleri için değil; tüketiciden sanayiciye kadar herkesi ilgilendirir.

Çünkü soframıza gelen her ürünün ilk adımı tarladan geçer. TÜİK’in Mayıs 2025 verilerine göre açıklanan Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE), bu açıdan bizlere tarımdaki maliyet baskısını, üretici fiyatlarındaki hareketliliği ve genel ekonomik durumun kırsaldaki yansımasını net şekilde gösteriyor.
TARIM-ÜFE NEDİR? KISACA ANLATALIM
Tarım-ÜFE, tarımsal ürünlerin üretici seviyesindeki fiyat değişimini gösteren bir endekstir. Bu endeks sayesinde çiftçilerin, balıkçıların ya da ormancılıkla uğraşanların sattığı ürünlerin fiyatları zaman içinde nasıl değişmiş, hangi alanlarda artmış ya da azalmış, hepsini görebiliriz.
Burada bahsi geçen "üretici fiyatı", henüz ürün pazara çıkmadan, toptan ya da ilk elden verilen fiyatları ifade eder. Yani domatesin, üzümün ya da süt ürünlerinin, market rafına gelmeden önceki fiyatlarındaki değişimdir bu. Tarım-ÜFE yükseliyorsa, üretici elindeki malı daha yüksek fiyattan satıyor demektir. Ama bunun arkasında genellikle artan gübre, yem, mazot, işçilik gibi maliyetler yatar.
MAYIS 2025’TE TARIMDA FİYAT DURUMU NE OLDU?
2025 yılı mayıs ayında Tarım-ÜFE’de şu değişiklikler yaşandı:
Aylık bazda: %0,23 artış
Aralık 2024’e göre: %12,56 artış
Geçen yılın aynı ayına göre: %28,96 artış
12 aylık ortalamaya göre: %35,21 artış
Bu rakamlar bize şunu söylüyor: Üretici fiyatları yıllık bazda oldukça ciddi şekilde artmış. Yani geçen yıl tarladan 1 liraya çıkan ürün bu yıl yaklaşık 1,29 liraya çıkıyor. Ama dikkat çekici olan şu: Mayıs ayında artış oldukça sınırlı kalmış (%0,23). Bu da tarımsal ürünlerde fiyat artışlarının kısa vadede yavaşladığını ya da bazı ürünlerde düşüş yaşandığını düşündürüyor.
SEKTÖRLERİN VE GRUPLARIN İÇİNDEKİ HAREKETLİLİK
Tarım-ÜFE’yi oluşturan farklı alt sektörler ve ürün grupları arasında dikkat çeken bazı değişimler var. Bunlara tek tek bakalım:
1. Tarım ve Avcılık Ürünleri
Bu gruptaki ürünlerde fiyatlar bir önceki aya göre %0,41 düşmüş. Özellikle mevsimlik ürünlerin hasat zamanı gelmesiyle birlikte piyasaya arz artıyor, bu da bazı ürünlerin fiyatını aşağı çekiyor. Ancak yıllık artış hâlâ %28’in üzerinde, yani genel olarak hâlâ yüksek.
2. Ormancılık Ürünleri
Bu grupta hem aylık hem yıllık artış yüksek: Aylık %7,85, yıllık %28,29. Özellikle odun, kereste, reçine gibi ürünlerde maliyet artışları bu fiyatlara yansımış olabilir. İnşaat sektörüne bağlı hareketlilik de etkili.
3. Balıkçılık ve Su Ürünleri
En dikkat çekici gruplardan biri. Aylık bazda %11,95 artış, yıllıkta ise tam %56,45 artış var. Bu kadar yüksek bir artışın altında lojistik, akaryakıt fiyatları ve mevsimsel arz azlığı gibi nedenler olabilir. Denizde av sezonu dışı bir dönemdeyiz; arz kısıtlı, fiyatlar yüksek.
ANA ÜRÜN GRUPLARINDA NELER OLDU?
Tarım-ÜFE aynı zamanda üç ana gruba ayrılır. Bunlar da kendi içinde dikkat çekici gelişmeler yaşadı:
1. Tek Yıllık (Uzun Ömürlü Olmayan) Bitkisel Ürünler
Bu ürünler patates, domates, salatalık, kavun-karpuz gibi ürünleri kapsar. Aylık bazda bu grupta %7,20’lik düşüş yaşandı. Bu ciddi bir gerileme. Özellikle mevsim etkisiyle piyasaya yoğun miktarda sebze meyve girişi oldu, bu da fiyatların düşmesine neden oldu. Ancak yıllık artış hâlâ %22 seviyesinde.
Bu grupta sebze, kavun-karpuz, kök ve yumrular gibi ürünlerde aylık %14,61 oranında sert bir düşüş olmuş. Bu durum yazlık ürün bolluğuyla doğrudan bağlantılı.
2. Çok Yıllık (Uzun Ömürlü) Bitkisel Ürünler
Bu grupta narenciye, üzüm, zeytin gibi birkaç yıl boyunca meyve veren ağaçlardan elde edilen ürünler var. Burada fiyatlar aylık bazda %9,38, yıllık bazda ise %50,66 artmış. Yani bu ürünlerde ciddi bir fiyat artışı var. Hatta tropikal ve subtropikal meyvelerde yıllık artış %87,26 olmuş. Bu artışlar, üretim maliyetleri dışında ithal girdiler ve döviz kurundaki artışlardan da kaynaklanıyor olabilir.
3. Canlı Hayvanlar ve Hayvansal Ürünler
Bu grupta süt, yumurta, kırmızı ve beyaz et gibi ürünler var. Aylık %0,59 artış, yıllık %21,53 artış söz konusu. Bu grupta fiyatların daha istikrarlı seyrettiğini söyleyebiliriz. Ancak yem fiyatlarındaki artış, hayvancılıkta fiyatların önümüzdeki aylarda daha da yukarı çıkabileceğini düşündürüyor.
GENEL YORUM VE DEĞERLENDİRME
Tarım-ÜFE verileri bize tarım sektörünün hem mevsimsel etkilerle hem de ekonomik zorluklarla nasıl şekillendiğini net şekilde gösteriyor. Özetlemek gerekirse:
Yıllık artışlar oldukça yüksek. Özellikle çok yıllık bitkisel ürünlerde ve su ürünlerinde fiyatlar zirve yapmış.
Sebze ve meyve gibi mevsimlik ürünlerde düşüş var. Ama bu düşüş geçici olabilir. Yaz sezonu sonrasında tekrar artışlar görebiliriz.
Üreticilerin maliyet baskısı hâlâ yüksek. Bu yüzden fiyatlarda genel bir rahatlama beklemek zor.
Tüketiciye etkisi kaçınılmaz. Üretici fiyatları arttıkça, bu durum market raflarına da yansıyor. Özellikle temel gıda ürünlerinde yüksek fiyatlar sürecek gibi görünüyor.
SON SÖZ: NE YAPILMALI?
Tarımda fiyat istikrarını sağlamak, sadece üreticinin değil tüm toplumun ortak meselesidir. Bunun için:
Mazot, gübre, yem gibi temel girdilerde destek artmalı.
Tarımda planlı üretime geçilmeli. Hangi ürün nerede, ne kadar üretilecek iyi hesaplanmalı.
Kooperatifçilik ve doğrudan satış mekanizmaları yaygınlaştırılmalı. Aracılar azaltıldıkça hem üretici hem tüketici kazanır.
Tarım-ÜFE, aslında toprağın, emeğin ve alın terinin değeriyle ilgili bize çok şey söylüyor. Bu değerleri korumak ise hepimizin görevi.
Kaynak: TÜİK
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist-Yazar
[email protected]