Bazıları için yaşam, güvenli limanlarda beklemek gibidir.
Rüzgârı kontrol edemiyorsak, yelken açmaktan kaçınırız.
Risk almaktan çekiniriz.
Çünkü risk almazsak incinmeyiz,
kaybetmeyiz.
Ama o zaman belki de hiç gerçekten yaşamayız.
Oysa yaşamak, başlı başına bir risktir.
Her sabah uyanmak, bir bilinmeze uyanmaktır.
Sevmek, terk edilme ihtimaliyle gelir.
Hayal kurmak, hayal kırıklıklarını da beraberinde getirir.
Bir adım atmak, düşme ihtimalini taşır.
Ama yine de yürürüz…
Düşsek bile yeniden kalkarız.
Yine de severiz.
Risk almadan geçen bir yaşam, garantili ve sakin olur;
ama bir o kadar da anlamsız.
Çünkü insanoğlu sadece yaşamak için değil, hissetmek için yaratılmıştır.
Gerçek yaşam, garantilerde değil; cesarette gizlidir.
Risk almak, sadece yeni bir iş kurmak ya da yeni bir şehirde hayata başlamak değildir.
Bazen en büyük risk, geçmişi affedip yeniden sevebilmeyi denemekte;
ya da kendine bile itiraf edemediğin bir hayale yeniden sarılmakta yatar.
İşte tam da bu yüzden, risk almayı göze alırız:
Bir ihtimal uğruna yanmayı,
bir hayal uğruna kaybolmayı,
bir kalp uğruna her şeyi riske atmayı,
korkularımıza rağmen kalbimizi açmayı,
bilinmeze rağmen yola çıkmayı,
hiçbir şey kesin değilken hayata sıkı sıkı sarılmayı…
Evet! Risk alınmadığında hayat daha güvenli olur;
ama bu durum kişisel gelişimi sınırlar.
Yeni şeyler denemekten kaçındığımızda,
öğrenme, kariyer ve kişisel gelişim fırsatlarını da kaçırırız.
Monotonluk artar.
Heyecan ve tatmin duygusu azalır.
Hayat, tekdüze bir akışa dönüşür.
Oysa risk alındığında,
hayat daha dinamik, öğretici ve ödüllendirici hale gelir.
Başarı şansı artar — çünkü büyük kazanımlar genellikle riskle birlikte gelir.
Kendine güven gelişir; kişi sınırlarını zorlar,
zorluklarla baş etmeyi öğrenir.
Aynı zamanda, başarısızlık ihtimaliyle yüzleşmeyi
ve belirsizlikle baş etmeyi de öğrenir.
Demem o ki;
her “evet” dediğin şey, içinde yüzlerce “hayır” ihtimalini taşır.
Sevdiğinde terk edilme,
inandığında yanılma,
adım attığında düşme riski her zaman vardır.
Ama aynı zamanda;
sevgiyle tamamlanma,
inançla büyüme,
her adımla yeniden doğma ihtimali de vardır.
Risk almamak, güvenli bir liman sunar;
ama risk almak, ilerlemenin, mutluluğun ve tatminin anahtarı olabilir.
Siz siz olun, risk almaktan kaçınmayın