“Kırıl, bükül, yeniden büyü.”
— Sylvia Plath
Ne güzel söylemiş değil mi Canım Kadın?
Hayat bazen seni eğer, büker, hatta yere kadar indirir.
Ve sen o an, “Bir daha kalkamam.” dersin.
Ama kalkarsın…
Çünkü içinde, toprağın altından bile filizlenmeyi bilen bir güç vardır.
Kırılmak, zayıflık değildir.
Kırılmak; değişimin, dönüşümün ve yeniden yapılanmanın habercisidir.
Bir dal kırıldığında bile, kökü sağlam olan yeniden yeşerir.
Senin de köklerin sağlam canım kadın — yeter ki toprağını unutma.
Bazen kırıldığında dünya durmaz, ama sen durup içini dinlersin.
O duraklama, o sessizlik var ya…
İşte orada büyürsün.
Yeniden şekillenirsin, yeniden tanımlarsın kendini.
Kırıldığın yerden sızan ışık, aslında seni aydınlatmak için doğar.
Ve bir gün, geçmişine dönüp baktığında fark edersin;
en çok yıkıldığın yerler, seni en çok olgunlaştıran duraklarmış.
Kırıldığın için değil, yeniden büyümeyi seçtiğin için güçlüymüşsün.
Egzersiz: “Kırıldığın Yerleri Işıkla Onar”
1. Rahat bir pozisyonda otur veya uzan. Gözlerini kapat.
2. Son dönemde seni en çok kıran bir olayı düşün.
Ona direnmeden, bastırmadan, sadece hatırla.
3. O anı düşünürken, kalbinde bir noktanın hafifçe ısındığını hayal et.
O ısının altın bir ışığa dönüştüğünü gör.
4. Şimdi o ışığın yavaşça kırıldığın yere yayıldığını, orayı onardığını, iyileştirdiğini hayal et.
5. İçinden şu cümleyi tekrar et:
> “Kırıldığım yerden yeniden filizleniyorum.”
6. Derin bir nefes al, verirken artık tutunduğun acıyı yavaşça bırak.
Canım Kadın,
Hayat seni kırabilir, bükebilir, ama seni yok edemez.
Çünkü senin içinde, her defasında yeniden doğmayı bilen bir ruh var.
Unutma; çiçek, fırtınadan sonra daha güçlü kök salar.
Sen de öylesin.
Kırılmaktan korkma, çünkü yeniden büyümek için bazen biraz dağılmak gerekir.
Beni büyüten herkese ve her şeye teşekkürlerimle..
