Toplum desteği olmayan, İzmirlilerin büyük çoğunluğunun tepki gösterdiği ve karşı çıktığı grev bugün 5. gününü doldurdu.
İzmir Büyükşehir Beledi Başkanı Cemil Tugay’ın, işçiye en düşük maaş 65 bin en çok 82 bin lira teklifini beğenmedi sendika.
Asgari ücret 22 bin lira olarak açıklanırken neredeydi bu aslan yürekliler?
Emeklilere en düşük maaş 14 bin 500 lira maaş dendiğinde neden hiç sesleri çıkmadı?
İzmir halkı grevlerde genellikle işçinin yanında yer almıştır.
Fakat bu grevde bir Allah’ın kulunun işçileri dolayısıyla sendikayı haklı bulduğuna şahit olmadım.
Durum böyle olunca, mağduru oynayarak kabadayılığa, provokatörlüğe soyundular.
Halktan gelen istek üzerine Konak Belediyesi ekipleri Alsancak'ta biriken çöpleri toplamak istedi ama kentte kendini tek söz sahibi sanan sendika izin vermedi. Yaptıklarının tepki çekeceğini çok iyi bildikleri için Genel İş Sendikası 2 No'lu Şube Başkanı Ercan Gül, "Arkadaşlarımıza saldırı hazırlığı gerçekleştirilmeye çalışılıyor. O saldırıyı geri çekmezseniz bu kitleyi tutmayacağım" diyerek sanki saldırıya uğruyorlarmış da kendilerini savunacaklarmış gibi kendilerini mağdur gösterip açık açık tehdit savurdu.
Başkan Tugay'ın önüne geçmiş horoz gibi dikleniyor. Ben bunlarınr başka günlerde Başkan'ın yanında nasıl süt dökmüş kedi gibi durduklarını bilirim.
“Saldırıya uğrayacağız.. İşçiyi tutamam..” diye tehdit savuran Sendika Şube Başkanı Gül, kışkırtıcı tutumuyla, halkla ve yanına aldığı birkaç işçiyle çöp toplayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın önünü kesip, “toplayamazsınız, izin vermem…” diyerek kafa tuttu.
O sırada Başkan Tugay ile kendini kentin tek sorumlusu sanan Gül arasındaki diyalog aynen şöyle:
Gül: İşçiyi işçiye kırdırıyorsunuz.
Tugay: Hayır, biz çöpleri topluyoruz. Bu saatte buraya neden geldiniz?
Gül: Biz buraya ekmeğimizi korumaya geldik.
Tugay: Çöpleri burada tutarak mı koruyorsunuz?
Gül: Evet
Tugay: Çöpü tutarak ekmek korunmaz, size saygı duyuyoruz. Ama bu işi engellememeniz gerekiyor. Grev yapan insan evine gider. Çalışmama kararı aldınız, buraya karışamazsınız.
Gül: Hiç böyle germeye gerek yok başkanım. Gerçekten hoş bir tutum değil.
Tugay: Germiyorum, geren sizsiniz.
Gül: Masayı oturup uzlaşıyı sağlamanız gerekirken bizi burada vatandaşla karşı karşıya getiriyorsunuz.
Tugay: Bu çöp buradan kalkacak! Çöpler buradayken bu şehir sağlıklı bir yaşam süremez. Grev yapan insanlar işyerini terk eder, evine gider. Bu işe engel olamazsınız.
Gül: Halkı, esnafı işçiye kırdırıyorsunuz.
Tugay: Kimseyi kimseye kırdırmıyorum. Şehrin bu pisliğini kaldırıyorum.
Gül: Bunlara hiç gerek yok.
Tugay: Bence de gerek yok. Siz makul talepleri imzalamanız durumunda hiçbir şey olmaz emin olun. 6 aydır size belediyenin ödeyemeyeceği ücreti anlatmaya çalışıyorum. 6 aydır belediyeyi iflas ettirme pahasına aynı şeyi söylüyorsunuz. Bu ülkede yaşayan başka insanların ne fiyatlara çalıştığını bilmiyor musunuz?
Kendini işçi lideri sanan bu sendikacı, ne iş yapar ne kadar maaş alır gerçekten merak ediyorum.
Şimdi son cümlemde, sendikanın bir açıklamasını yazıp yorumu size bırakacağım:
“Son Yerel seçimde, CHP adayı Cemil Tugay 1 milyon 200 bin küsur oy, AK Parti adayı 900 bin küsür oy aldı. İşçilerin aileleri ve çevreleriyle birlikte oyları 500 bini bulur. Bu oylar karşı tarafa geçerse hesabı yapsınlar…”
Sendikanın istediğini alabilmek için takındığı tavır, yüreğinin ta içinde beslediği isteği ortaya koyan söz bu: Yorum İzmirlilerin…
