İzmir Alsancak Mustafa Denizli Stadyumunda oynanan maçta Karşıyaka, son dakikalarda bulduğu golle maçı 1-0 kazandı.
Yaklaşık 12.000 kişinin takip ettiği müsabakada Karşıyaka, kaliteli bir oyunla rakibini alt etmeyi başardı. Bilhassa ikinci yarı çok etkili olan yeşil kırmızılı ekip, sayısız gol fırsatı bulmasına rağmen, golü son dakikalara sakladı.
Karşıyakalı oyuncular maçı daha çok isteyen taraftı. Fizik kalite olarak, rakibinin çok önünde göründüler ve hemen hemen her ikili mücadelede ayakta kalan Karşıyakalılardı. Bu istek, arzu ve güç taraftarı da havaya soktu. Sahada ortaya konan oyun, 3.lig standartlarının üzerindeydi. Bu galibiyet Basatemür hocaya yazar. Oyuncuların motivasyonunu iyi ayarlamış.
İkinci yarının başından sonuna kadar birçok net fırsat yakalasak da, son vuruşlarda etkisiz kaldık. Eğer devrenin başında, bunların bir ikisi gol olsaydı, Alsancak Stadı tarihi bir skora şahitlik edebilirdi.
İyi yaptığımız işleri saymaya devam edelim. Takım savunması mesela. Savunma hattı gerçekten de işini çok iyi yaptı.Rakibin kaleyi bulan tek şutu yoktu. Orta sahayı bile doğru düzgün geçemediler. Karşıyaka takım savunmasını oturtmuş görünüyor. İyi bir hücum hattı size maç kazandırır. İyi bir savunma şampiyon yapar!
Hücumda Erhan ve Yasin'in oynama iştahı yerindeydi. Bilhassa Erhan kardeşim, her ayağına aldığı topla, dikine oynamaya çalıştı. Cesaretle rakiplerinin üzerine üzerine gitti. Üç savunmacının arasına daldı. Çıktığı oldu, çıkamadığı oldu. Yılmadı ve en sonunda, istediğini aldı. Yasin'e al da at! diye bir pas yaptı. O topu da iki rakibini ekarte edip, 20-25 metre taşıyarak getirdi. Kapanan takımlara karşı, böyle oynamaya devam! Adam eksiltmek çok önemli meziyet. Tribünler ne derse desin, kulaklarını tıka, işini yap! Sonundaki coşku herşeye değer... Bravo Erhan, bravo Yasin!
Uşak maçı ile beraber 4 maçlık zor bir dönem başladı. Sırada zorlu Ayvalık deplasmanı, Denizli ile içeride ve sonra Eskişehir deplasmanı. Bu üç maçı şımarmadan, kendimizi dev aynasında görmeden atlatmamız lazım.
Sonrasında Allah büyük bir şanssızlık vermezse, tünelin ucunda şampiyonluk var. Tabi bunları dillendirmek için henüz erken.
Geçen hafta içinde patlayan hakem skandalı sonrası, bütün maçlarda gözler hakemlerdeydi. Bizim maçın hakemi Sercan Karaca, sonuca tesir edecek önemli bir hata yapmadı. Gördüğünü çalmaya çalışan, adil bir hakem imajı çizdi. Ama ben kendisini biraz kilolu buldum. Pozisyonlara uzak kaldı. Yine de iyi bir maç çıkardı diyebilirim. Artık MHK oynamaya çalışan ve oynatmamaya çalışan takım ayrımını hakemlere açıkça izah etmeli! Yine de keşke her maçımızı böyle gördüğünü çalan hakemler yönetse...
Gelelim rakibe...
Bu takım nasıl bu kadar puan almış? Nasıl bu noktaya gelmiş? Anlamak çok zor! Ne öğretiyor bunlara hocaları? Bu kadar mı ardan, hayadan uzak olunur? Yazıklar olsun!
Maçtan bir gün önce sosyal medyada Uşakspor hocası, Ergun Penbe'nin maç ile ilgili açıklamalarına denk geldim. 11 dakikalık bir konuşma yaptı. Yarın çok gergin bir maç olacak! Gerginliği iyi yöneten kazanacak! Gerginlik aşağı! Gerginlik yukarı! Gerginlikten besleneceğiz!!! gibi saçma sapan bir sürü açıklama yaptı! Yani maçı germek için elimizden geleni yapacağız! demeye çalıştı! Başta kalecileri ve forvetleri olmak üzere, her türlü çirkinliği yaptılar! Kaleci hiçbir aut atışını 45 saniyenin altında kullanmadı. Bir dakikayı geçirdiği oldu.Ama golü yedikten sonra, tabanı yanmış kedi gibi nasıl koşuyordu, görecektiniz! Gülmekten öldük! Hele kaptanları!!! Ahlaksızta daniskayı gösterdi. Sakatlandım diye zıpkın yemiş yunus gibi yuvarlandı yerlerde, tedavisini oldu, sonra tekrar girdi sahaya ve yirmi saniye geçmeden, tekrar attı kendini yere!!! 1-2 dakika daha çaldı oyundan! Bunlar soyunma odasında konuşulmadan olacak işler değil! Yani bunların hepsi Penbe hocaya yazar! Ayıp ayıp!!!
Bilen bilir, ben üç gereksizlerin, üçünü de sevmem. Ama iyi futbolcuya daima saygı duyarım. O teröristleri ile meşhur kadrodan da Penbe hocayı ayrı tutardım. Severdim, sayardım! Meğer ahlaksızlıkta bayrak tutanıymış! Kendisine duyduğum bütün saygıyı kaybettim! Keşke sadece top oynasalardı. Belki yine kaybederlerdi, belki kazanırlardı ama hiç olmazsa saygımızı korurduk!
- Penbe hoca, güneş battıktan sonra Alsancak'a yatmaya, sadece kimler gelir? Sen çok iyi biliyorsun...
Anasayfa
Yazarlar
TANER ÇANIRTAY
Yazı Detayı
Bu yazı 460 kez okundu.
Sinir Harbinde Kazanan Karşıyaka!
İzmir Alsancak Mustafa Denizli Stadyumunda oynanan maçta Karşıyaka, son dakikalarda bulduğu golle maçı 1-0 kazandı.
Yaklaşık 12.000 kişinin takip ettiği müsabakada Karşıyaka, kaliteli bir oyunla rakibini alt etmeyi başardı. Bilhassa ikinci yarı çok etkili olan yeşil kırmızılı ekip, sayısız gol fırsatı bulmasına rağmen, golü son dakikalara sakladı.
Karşıyakalı oyuncular maçı daha çok isteyen taraftı. Fizik kalite olarak, rakibinin çok önünde göründüler ve hemen hemen her ikili mücadelede ayakta kalan Karşıyakalılardı. Bu istek, arzu ve güç taraftarı da havaya soktu. Sahada ortaya konan oyun, 3.lig standartlarının üzerindeydi. Bu galibiyet Basatemür hocaya yazar. Oyuncuların motivasyonunu iyi ayarlamış.
İkinci yarının başından sonuna kadar birçok net fırsat yakalasak da, son vuruşlarda etkisiz kaldık. Eğer devrenin başında, bunların bir ikisi gol olsaydı, Alsancak Stadı tarihi bir skora şahitlik edebilirdi.
İyi yaptığımız işleri saymaya devam edelim. Takım savunması mesela. Savunma hattı gerçekten de işini çok iyi yaptı.Rakibin kaleyi bulan tek şutu yoktu. Orta sahayı bile doğru düzgün geçemediler. Karşıyaka takım savunmasını oturtmuş görünüyor. İyi bir hücum hattı size maç kazandırır. İyi bir savunma şampiyon yapar!
Hücumda Erhan ve Yasin'in oynama iştahı yerindeydi. Bilhassa Erhan kardeşim, her ayağına aldığı topla, dikine oynamaya çalıştı. Cesaretle rakiplerinin üzerine üzerine gitti. Üç savunmacının arasına daldı. Çıktığı oldu, çıkamadığı oldu. Yılmadı ve en sonunda, istediğini aldı. Yasin'e al da at! diye bir pas yaptı. O topu da iki rakibini ekarte edip, 20-25 metre taşıyarak getirdi. Kapanan takımlara karşı, böyle oynamaya devam! Adam eksiltmek çok önemli meziyet. Tribünler ne derse desin, kulaklarını tıka, işini yap! Sonundaki coşku herşeye değer... Bravo Erhan, bravo Yasin!
Uşak maçı ile beraber 4 maçlık zor bir dönem başladı. Sırada zorlu Ayvalık deplasmanı, Denizli ile içeride ve sonra Eskişehir deplasmanı. Bu üç maçı şımarmadan, kendimizi dev aynasında görmeden atlatmamız lazım.
Sonrasında Allah büyük bir şanssızlık vermezse, tünelin ucunda şampiyonluk var. Tabi bunları dillendirmek için henüz erken.
Geçen hafta içinde patlayan hakem skandalı sonrası, bütün maçlarda gözler hakemlerdeydi. Bizim maçın hakemi Sercan Karaca, sonuca tesir edecek önemli bir hata yapmadı. Gördüğünü çalmaya çalışan, adil bir hakem imajı çizdi. Ama ben kendisini biraz kilolu buldum. Pozisyonlara uzak kaldı. Yine de iyi bir maç çıkardı diyebilirim. Artık MHK oynamaya çalışan ve oynatmamaya çalışan takım ayrımını hakemlere açıkça izah etmeli! Yine de keşke her maçımızı böyle gördüğünü çalan hakemler yönetse...
Gelelim rakibe...
Bu takım nasıl bu kadar puan almış? Nasıl bu noktaya gelmiş? Anlamak çok zor! Ne öğretiyor bunlara hocaları? Bu kadar mı ardan, hayadan uzak olunur? Yazıklar olsun!
Maçtan bir gün önce sosyal medyada Uşakspor hocası, Ergun Penbe'nin maç ile ilgili açıklamalarına denk geldim. 11 dakikalık bir konuşma yaptı. Yarın çok gergin bir maç olacak! Gerginliği iyi yöneten kazanacak! Gerginlik aşağı! Gerginlik yukarı! Gerginlikten besleneceğiz!!! gibi saçma sapan bir sürü açıklama yaptı! Yani maçı germek için elimizden geleni yapacağız! demeye çalıştı! Başta kalecileri ve forvetleri olmak üzere, her türlü çirkinliği yaptılar! Kaleci hiçbir aut atışını 45 saniyenin altında kullanmadı. Bir dakikayı geçirdiği oldu.Ama golü yedikten sonra, tabanı yanmış kedi gibi nasıl koşuyordu, görecektiniz! Gülmekten öldük! Hele kaptanları!!! Ahlaksızta daniskayı gösterdi. Sakatlandım diye zıpkın yemiş yunus gibi yuvarlandı yerlerde, tedavisini oldu, sonra tekrar girdi sahaya ve yirmi saniye geçmeden, tekrar attı kendini yere!!! 1-2 dakika daha çaldı oyundan! Bunlar soyunma odasında konuşulmadan olacak işler değil! Yani bunların hepsi Penbe hocaya yazar! Ayıp ayıp!!!
Bilen bilir, ben üç gereksizlerin, üçünü de sevmem. Ama iyi futbolcuya daima saygı duyarım. O teröristleri ile meşhur kadrodan da Penbe hocayı ayrı tutardım. Severdim, sayardım! Meğer ahlaksızlıkta bayrak tutanıymış! Kendisine duyduğum bütün saygıyı kaybettim! Keşke sadece top oynasalardı. Belki yine kaybederlerdi, belki kazanırlardı ama hiç olmazsa saygımızı korurduk!
- Penbe hoca, güneş battıktan sonra Alsancak'a yatmaya, sadece kimler gelir? Sen çok iyi biliyorsun...
Ekleme
Tarihi: 03 Kasım 2025 -Pazartesi
Sinir Harbinde Kazanan Karşıyaka!
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.
