Çeyrek finalde, Polonya ile yüzleşen milli takım, iyi bir oyunla kazandı. 92-78 ve yarı finalde Yunanistan'ın rakibi oldu.
Bu seviyeden sonra, kolay rakip, kolay takım yok. Bütün rakipler iyi, herkes ülkesi için mücadele ediyor. Herkes terini son damlasına kadar akıtıyor.
Yunanistan maçı da çok zor olacaktır. Çok çekişmeli geçecektir. Diliyorum kazanan biz olalım!
Polonya maça iyi başladı. Bizi de çok iyi analiz etmişler. Alperen'e ve Larkin'e sürekli baskı vardı.İçeriyi kalabalık tuttular ve diğer oyuncularımızın şutlarına,risk aldılar. Cedi, Furkan, Şehmuz, Kenan ve Ercan, başarılı dış atışlarıyla, dönem dönem bu plana cezayı kestiler. Alperen çok akıllı bir basketbolcu. Bilhassa ilk iki periyot, baskıyı görünce topu çok iyi paylaştı. Müthiş asistler yaptı. Larkin, milli takım formasıyla seyrettiğim, en iyi Larkin'di. Daha önce hiç bu kadar gayretli, ciddiye alarak savunma yaptığını görmemiştim. İkinci yarı, oyunun sıkıştığı anlarda, sorumluluk alarak ürettiği sayılar çok kıymetliydi. Cedi, maç içinde, küçük bir kaza yaşayıp, oyuna bir süre ara vermesine rağmen gerekli katkıyı verdi. Ercan savunmada, rakibin genç ve kuvvetli uzunlarıyla devamlı mücadele içerisindeydi. Furkan'ı çok beğendim. Kenan, bu maçta çok az süre alsa da,parkede yer aldığında, cesaretle potaya baktı.Her ikisi de kritik üçlükleri arka arkaya rakip potaya yolladı. Şehmuz'un yürekten oyunu, olağanüstü savunma gayreti ve Alperen'le çocukluktan beri, bir arada oynama alışkanlığının, yarattığı uyum ile müthiş işler yaptılar. İkisini de tebrik ediyorum.
Evet... Yol artık kısaldı! İki maç daha kazanabilirsek, Avrupa Şampiyonuyuz! İlk hedef 12 Eylül Cuma, rakip Yunanistan. Ajandanıza kaydedin. Bu müthiş maçı kaçırmayın.
Sevgi ve Saygılarımla