CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, partisinin İzmir İl Başkanlığı’nda yaptığı basın toplantısında, erken seçim çağrısında dikkat çeken bir öneride bulundu. Özkan, muhalefetin erken seçim için radikal bir adım atması gerektiğini savunarak, “DEM Parti dahil olmak üzere tüm muhalefetin seçilmişlerinin istifa etmesi gerektiğini savunuyorum. 288 milletvekili istifa etmiş olur. Düzenin demokratik meşruiyeti yok olur. Belediye başkanları, belediye meclis üyeleri istifa eder, bunun sonunda demokratik bir süreç başlar. Erken seçim tüm dertlerin dermanıdır.” dedi.

Kirazda don zararı telafi edilmedi
Kirazda don zararı telafi edilmedi
İçeriği Görüntüle

Ancak bu çağrı, muhalefet kanadında beklenen desteği bulamadı. Özkan’ın önerisini değerlendiren İYİ Parti İzmir Milletvekili Hüsmen Kırkpınar, öneriye mesafeli yaklaştı. Kırkpınar, muhalefetin görevini sürdürmesi gerektiğini ifade ederek, “Şu an Türkiye'yi yöneten iktidarın siyasal üstünlüğü var. Ancak Meclis’te onlar isterse erken seçime gidilir. Muhalefet olarak bizim yapabileceğimiz, mevcut süreç içinde 2027 Aralık ayına kadar mücadele etmektir” açıklamasında bulundu.

CHP’nin katıldığı “Terörsüz Türkiye” başlıklı komisyona da eleştiriler yönelten Kırkpınar, bu komisyonun anayasal temelden yoksun olduğunu vurguladı. Kırkpınar, “Bir yanıyla da baktığımızda CHP, kurumsal kimliği ve kazanılan belediyeler üzerinde yapılan operasyonlara rağmen, Türkiye'nin geleceği ve varlığı ile ilgili konuda, adı 'Terörsüz Türkiye' iddiasıyla ortaya çıkan, yasal dayanağı olmayan bir komisyonda yer aldı. Meseleye bu tarafından bakıyoruz. O komisyon, Meclis iç tüzüğüne bağlı bir komisyon değil. Bu sadece 2024’te ya da 2025’te İmralı’daki caninin talebiydi. Hükümet bunu yerine getiriyor. Bu konuda tereddütleri olan CHP, sayısal üstünlüklere rağmen AKP-MHP-DEM ve 'diğerleri' diyeceğimiz gruplarla beraber hareket etti. Değerlendirilmesi gereken konu budur.” dedi.

"Neyi kimden saklıyorsunuz?"

Kırkpınar ayrıca şu ifadeleri kullandı: “Genel Başkanımız Müsavat Dervişoğlu’nun açıkladığı gibi biz oraya üye vermeyiz. Meclis’teki aritmetiğe bakarak dağılım yapmışlar. Başka siyasi partilerin adıyla seçime girmiş parti temsilcilerini de sayarak davette bulundular. Bizim oraya katılmamız, bu komisyonu meşrulaştırmaktır. Birinin talebi, öbürünün teklifi, birinin de yerine getirmek için sırasını beklediği bir komisyon oldu. Gelecek dönemde komisyon ne karar alır, nasıl karar alır, onu göreceğiz. Vahim olan, sadece seçilmiş milletvekilleriyle, parlamentoda grubu olan partilerin aldığı sayılarla beraber ne konuşulacağı kamuoyundan uzak olacak. Orada ne konuşulacağını biz bilemeyeceğiz. Bu doğru değil. Biz, 2023 seçimlerinde yaklaşık 6 milyon oy alan bir siyasi partiyiz. Neyi, kimden saklıyorsunuz? Söylenen sözler de muğlak. Netlik ne zaman kazanılır, bunu milletçe göreceğiz. O zamanki değerlendirmemiz de başka olacaktır.”

"Kriz dönemini yaşıyoruz"

DEM Parti cephesinden de Özkan’ın çıkışına mesafeli yaklaşan bir yanıt geldi. DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın, önerinin hukuki boyutuna işaret ederek şunları söyledi:
“Böyle bir senaryo yapılıyor. Ancak bu senaryonun ne kadar hukuksal karşılığı var? Bu duruma karşı olarak cumhurbaşkanı ve meclisin nasıl karar alacağı meselesi, meclis iç tüzüğü bakımından araştırılması gereken bir konu. Meclis çoğunluğu kabul ederse istifalar kabul edilir diye biliyorum. Ancak 288 kişi istifa ederse ne gibi sonuçlar olabilir, Türkiye'nin gerçek anlamda durumuyla ilgili değerlendirmelerde sorun olabilir. Bir tarafta erken seçim tartışması, diğer tarafta çözüm tartışması var. Türkiye'de siyasal anlamda kriz dönemini yaşıyoruz.”

Kaynak: HABER MERKEZİ