AK Parti’nin Meclis'e sunduğu ve çevre koruma yasalarını devre dışı bırakacak "süper izin" düzenlemesi kamuoyunda infial yarattı. CHP İzmir İl Sekreteri Dr. Tevfik Türk, teklifin sadece doğayı değil, adaleti ve halk iradesini de hedef aldığını vurguladı.
“Temel koruma yasaları delik deşik ediliyor”
CHP İzmir İl Sekreteri Dr. Tevfik Türk, yasa teklifinin yürürlüğe girmesi halinde Zeytincilik Kanunu, Orman Kanunu, Mera Kanunu ve Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu gibi birçok çevre koruma yasasının işlevsiz kalacağını söyledi.
Zeytinlik, mera, yayla ve sit alanlarının madencilik faaliyetlerine açılacağını belirten Türk, “Köylünün yüzyıllardır işlettiği topraklar ‘kamu yararı’ kılıfıyla özel sermayeye devredilecek” dedi.
“Kültürel miras yandaşlara devredilecek”
Türk, sit alanlarının dahi korumasız hale geleceğini ve bu alanların yandaş firmalara verilebileceğini iddia etti. Bu düzenlemenin sadece doğaya değil, kültürel mirasa da ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi.
“Çevresel diktaya dönüşür”
Yeni sistemle birlikte çevresel kararların yerel yönetimlerden alınarak merkezi özel kurullara devredileceğine dikkat çeken Türk, bunun halkın çevre üzerinde söz hakkını ortadan kaldıracağını belirtti:
“Bu yasa, doğrudan halk iradesini baypas ederek çevresel bir diktaya kapı aralıyor.”
“Anayasa ve uluslararası sözleşmelere aykırı”
Dr. Türk, teklifin Türkiye Anayasası'nın 56. maddesine ve Türkiye’nin taraf olduğu çevre koruma sözleşmelerine aykırı olduğunu vurguladı. Açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Zeytinliklerin, ormanların ve meraların yandaş sermayeye peşkeş çekilmesinin önü açılıyor. Bu geçerse sadece doğa değil, adalet, vicdan ve halkın iradesi de kesilecek.”
“Planlama olmadan kalkınma olmaz”
CHP’nin kalkınma anlayışının doğayla uyumlu, bilimsel ve halkçı bir model olduğunu belirten Türk, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:
“Kalkınma, yağmayla değil planlamayla olur. Tarım alanları, ormanlar ve su kaynaklarıyla birlikte üretmek zorundayız. Bu yasa derhal geri çekilmeli.”
