Geçtiğimiz Cumartesi Mustafa Sarıgül liderliğindeki Türkiye Değişim Partisi İzmir birinci olağan kongresi yapıldı. Parti Lideri Sayın Sarıgül ve Kurucular kurlunun birçok üyesi, diğer kentlerden gelen partililer kongreye katıldı. Yeni kurulan bir partinin kısa sürede 60 il ve ilçelerinin çoğunluğunda kongre yapması doğrusu hiç de azımsanmayacak bir olay. Bu anlamda Başkan Sarıgül ve ekibini kutlamak gerekir.       Gelelim kongreye.   Bornova Kültür Merkezi olumsuz koşullara rağmen doluydu. Sarıgül her zaman olduğu gibi İzmir’in kavurucu sıcağına rağmen güler yüzle önüne gelen herkesle selamlaşmayı ihmal etmedi. Sahneye çıktığında gençlerin coşkusu görülmeye değerdi. Salonda en çok dikkatimi çeken ise genç ve kadınların çoğunlukta olmasıydı. Parti Genel Sekreteri Hasan Aydın gibi tecrübeli bir politikacı ve bazı kurucu üyelerin dışında salon hemen hemen tamamıyla genç ve kadınlardan oluşuyordu.       Her partinin kendine özgü sloganları vardır ama TDP’nin sloganlarında kavga yoktu. Birlik ve kardeşlik mesajları vardı. Kaldı ki bugünlerde en fazla gereksinimimiz olan da bu değil mi? Başkan Sarıgül de tüm ülkemizi saran yangın belasından dolayı üzüntüsünden kongre konuşması yapamayacağını söylerken şöyle diyordu:” Biz laf olsun diye konuşmayacağız, oy almak için konuşmayacağız, sorun varsa sorunu tespit edip bunlara karşı çözüm önerilerimizi açıklayacağız.” Bu sözlerin sanırım tüm siyasilerimizin vicdanlarında yer alması gerekir ve devam ediyor Başkan Sarıgül:” Ulusal birliğin, siyasi sorumluluk taşıyanların nasıl davranması gerektiğini, her şeyin oy değil vatan için, toprağımız için, bayrak için olduğunu açıklayacağız. TDP bir olay varsa buradan rakiplere yüklenmek, sinkaflı konuşarak bundan nasıl faydalanırım diye istismar yapacak bir parti değildir.”   Bu sözler şu an ülkemizin gereksinimi olan birlik ve beraberlik için ne kadar önemli. Doğrusunu isterseniz siyasetçilerden uzun zamandır duymak istediğim, duyduğum en önemli sözlerdi bunlar. Herkes birlikten bahsediyor ama bir açık bulunca onu telafi edecek öneriler yerine rakiplere çelme atmak için elinden geleni yapıyor maalesef.   En çok hoşuma giden slogan ise “Çalışa çalışa kazanacağız” idi. Birçok kongre görmüştüm ama çalışarak kazanmanın slogan haline getirilmesini ilk kez duymuştum. Bu anlamda TDP gençliğini kutlamak gerek. Kaldı ki başkan Sarıgül kendi yaşamından verdiği örneklerle TDP’de çalışanın önünün açılacağını sık sık yineledi. Umarım gençlerin önünün açılması, başkanların iki seçimde başarılı olamazsa görevi bırakması, başkanın tüm üyelerce seçilmesi gibi vaatler sözde kalmaz. Ve bu sözler yaşama geçirilir, delege ağalığına gerçek anlamda son verilirse partinin önünün açılması işten bile değil.       Sarıgül hem iktidara hem de muhalefete yanlış politikalar yüzünden, Türkiye’nin tarım politikalarına engel olmaya çalışan, onu ek bunu ekme diyen dış güçlere de engellemeleri nedeniyle yüklendi.” Biz kendi politikamızı kendimiz çizeriz kimseyi karıştırmayız” dedi. Yıllardır ülkemizi kapısında bekleten AB yi de eleştirmekten geri durmadı.   Kısıtlı konuşmasına rağmen İzmir hakkında birkaç söz etmeden geçmedi. Spor kulüplerinden kirliliğe değin birçok soruna değindi.İzmir neyi bekliyor biliyor musunuz diye seslendi: “İzmir Balıkesir’den bir kıvılcım, Kütahya’dan Manisa’dan bir ses, Betonla kaplanmış Yeşil Bursa’dan bir karar, Diyarbakır, Batman’dan bir ses bekliyor.”       Sarıgül İzmir’i biliyor. Kim bilir belki de Genel Kongre sonrası onu sık sık görürüz İzmir’de. Bir gün bir taksi durağında bir gün bir STK’da bir gün Kordonda gençlerle, diğer bir gün de varoşlarda Ayşe Teyze Mehmet Amca ile.       Son söz olarak.   Sarıgül anketçilerin yüzde yirmi dedikleri yüzergezer oylara göz dikmiş.   “Yüzde 18-20 kararsız oy var diyorlar. Hayır onlar kararsız değil, güzel oylar. O yüzde yirmi diyor ki: ‘Ben iktidara oy vermek istemiyorum ama muhalefet partilerine de güvenemiyorum çünkü bugüne dek defalarca sandığa gittiler başaramadılar.’   İşte diyor Mustafa Sarıgül TDP bu nedenle yollarda. TDP Ankara’ya kiracı olmaya değil AK Parti’den iktidarın mührünü almaya geliyor.”   İktidar yolu çok uzun ve meşakkatli ama TDP gençliği bu yolun zorluğunun farkında ki ‘Çalışa Çalışa kazanacağız’ diyor.   Bize de bol şans ve yolunuz açık olsun demek düşüyor.