“Köylünün toprağı, halkın geleceği gasp ediliyor”
Başkan Ünal, dört temel yasa üzerinden yürüyen bu yeni düzenin yalnızca kağıt üzerinde kalmadığını, İzmir’in kırsal bölgelerinde yaşanan çevre felaketleriyle somutlaştığını vurguladı. “Büyükşehir Yasası ile köyler mahalleye dönüştürüldü, ortak kullanım alanları belediyelere devredildi. Köylü üretimden koparıldı” dedi.
“Afet bahanesiyle mülkiyet gaspı”
Rezerv Alan Yasası’nın afet gerekçesiyle tapulu arazileri dahi vatandaşın elinden alabildiğine dikkat çeken Ünal, bu yasanın "tek imzayla mülkiyet gaspı" olduğunu söyledi. “Vatandaşın evi, tarlası, hatta mezarlığı bile tehlikede” dedi.
“Maden Yasası ile doğa katlediliyor”
Maden Yasası’nın dağları ve ormanları madencilik şirketlerine açtığını vurgulayan Sema Ünal, “Siyanürle altın aranıyor, su kaynakları zehirleniyor. Yerin altı için yerin üstü feda ediliyor” dedi.
“İklim Yasası rant için araç haline geldi”
Ünal, iklimi korumak adına çıkarıldığı iddia edilen yasanın aslında rant yaratmak için kullanıldığını dile getirerek, “Ormanlar yakılıyor, ardından imar izniyle yapılaşmaya açılıyor. Bu yasa, doğayı değil rantı koruyor” ifadelerini kullandı.
“İzmir’deki doğa katliamları yasa ile meşrulaştırılıyor”
Ünal, İzmir’de 2025 yazında yaşanan Cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangınına dikkat çekerek, “260 milyon metrekare ormanlık alan yandı. Bu felaket doğa değil, ihmalin ve rant düzeninin eseridir” dedi.
Jeotermal projeler zeytinlikleri tehdit ediyor
Seferihisar Orhanlı’da kesilen zeytin ağaçları ve Margün Enerji’nin JES, GES, lityum projeleri ile bölgenin su kaynaklarının tehdit edildiğini aktaran Ünal, Bayındır, Kiraz, Ödemiş ve Beydağ’daki madencilik çalışmalarının tarım alanlarını da yok ettiğini vurguladı.
Tire’de çöp ve kesim krizi
Karatekke’deki mera alanına yasa dışı çöp dökülmesi ve Çayırlı’daki izinsiz ağaç kesimlerini gündeme taşıyan Ünal, “Bu rezalet yalnızca çevreyi değil, halk sağlığını ve geçim kaynaklarını da tehdit ediyor. Bu açık bir doğa ve üretim düşmanlığıdır” dedi.
ATA Parti’den Açık Çağrı: Bu Yıkım Yasaları Derhal İptal Edilmeli!
Sema Ünal, halk adına şu talepleri dile getirdi:
Büyükşehir, Maden, Rezerv Alan ve İklim Yasaları iptal edilmelidir.
Tüm madencilik ve JES projeleri durdurulmalı, halk onayı olmadan ruhsat verilmemelidir.
ÇED süreçleri şeffaf yürütülmelidir.
Doğayı tahrip eden yol ve yapı projeleri iptal edilmelidir.
Çöp yönetimi çağdaş yöntemlerle düzenlenmeli, mera ve tarım alanları korunmalıdır.
“Bu Topraklar, Bu Dağlar, Bu Halkın Mirasıdır”
ATA Parti İzmir İl Başkanı Sema Ünal açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Biz bu toprağın sesi, halkın vicdanıyız. Zeytin dalı bizim için barışın değil yaşamın simgesidir. Her dağ, her dere, her tarla bu milletin alın teridir. Rantın değil halkın tarafındayız. Ata mirasına sahip çıkacağız. Bu düzeni reddediyoruz!”
