Son yıllarda kalp krizi vakalarında yaş sınırı giderek düşüyor. Uzmanlar, artık 30 yaş altındaki bireylerde dahi kalp krizlerinin görülebildiğini belirtiyor.

Kötü yaşam alışkanlıkları, hareketsizlik ve genetik yatkınlık en önemli risk faktörleri arasında.

Kalp krizi sadece göğüs ağrısı değil

Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Fatih Yılmaz, kalp krizinin klasik göğüs ağrısı dışında da belirtilerle ortaya çıkabileceğini vurguladı. Yılmaz, şu ifadelere yer verdi:

"Kalp krizi, sıklıkla göğüs ağrısı ile bilinir. Ancak sırt ağrısı, nefes darlığı, mide bulantısı, çene ve omuz ağrısı gibi atipik belirtilerle de ortaya çıkabilir. Özellikle kadınlar, yaşlılar ve diyabet hastalarında bu belirtiler nedeniyle tanı gecikebilir. Bazı bireylerde hiçbir belirti olmadan da kriz yaşanabiliyor, bu duruma 'sessiz kriz' diyoruz."

Dakikalar hayat kurtarır

Kalp krizinde erken müdahale hayat kurtarıcı olabilir. Ani başlayan ağrı, nefes darlığı ya da bayılma gibi durumlarda vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurulması öneriliyor.

Doç. Dr. Yılmaz, şu grupların hiçbir şikayet olmasa bile düzenli kontroller yaptırması gerektiğini söyledi:

Gençleri bekleyen tehlike: Hareketsizlik ve kötü beslenme

Uzmanlar, gençlerde kalp krizi vakalarının artmasında fast food tüketimi, aşırı stres, ekran başında uzun süreli oturma alışkanlığı gibi yaşam tarzı faktörlerinin önemli rol oynadığını belirtiyor.

Kalp sağlığı için düzenli egzersiz, dengeli beslenme, sigaradan uzak durma ve rutin sağlık kontrolleri öneriliyor.