CHP’li Sevda Erdan Kılıç’tan Sert Eleştiriler: “Saraydan Üç Elma Düşse, Halkın Payına Yine Telaş Düşer”

 Kılıç, özellikle Saraylar " class="text-dark font-weight-bold" target="_blank">Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı bütçesi üzerinden yaptığı konuşmada, sarayların halka değil, zenginlere hitap ettiğini savundu.

“ Saraylar " class="text-dark font-weight-bold" target="_blank">Milli Saraylar Zenginlerin Seyirliği Oldu”

Sevda Erdan Kılıç, konuşmasında, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin halka yük olan bir sistem haline geldiğini ifade ederek, "Saray deyince artık bir saray ve bir kişi akla geliyor. Bu ülkede bir saray sever var: yazlık, kışlık, uçan, kaçan saraylar onun; meydanlar, sokaklar bizim olsun" dedi.

Saraylar " class="text-dark font-weight-bold" target="_blank">Milli Saraylar İdaresi’nin yönetimine yapılan atamaları eleştiren Kılıç, "Gezi Direnişi sırasında ‘Camide içki içtiler’ yalanını basına servis eden bir ismin bu kurumun başına atanması, AKP zihniyetini özetliyor" ifadelerini kullandı.

Ziyaret Ücretlerine Tepki: “Halk İçeri Giremiyor”

Milli Saraylara yönelik ziyaret ücretlerinin yüksekliği üzerinden hükümeti eleştiren Kılıç, "Topkapı Sarayı'nın giriş ücreti 270 TL, gece gezerseniz 1000 TL. Dört kişilik bir aile ecdadını görmek için 4 bin TL ödüyor. Bu saraylar, halk için değil, zenginlerin seyirlik alanına dönüştü" diye konuştu. Ayrıca, saray kafelerindeki yüksek fiyatlara da dikkat çekerek, "Bir çay 45-50 TL. Halk sarayları dışarıdan izlerken, içeride lüks kafelerde zenginler oturuyor" dedi.

“Saraydan Üç Elma Düşse, Halkın Payına Yine Telaş Düşer”

Bütçe görüşmelerine dair konuşmasında Kılıç, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni hedef aldı. "Bu bütçe Saray'da hazırlanıyor ve vatandaşa hiçbir şey düşmüyor. Saraydan üç elma düşse, biri 5'li çetelere, biri akrabalara, biri de pusuda bekleyen akbabalara gider. Halkın payına düşen ise taş, telaş ve gözyaşıdır" ifadelerini kullandı.

“Tek Adam Rejimleri Yıkılmaya Mahkûmdur”

Kılıç, tek adam rejimlerinin korku, kaos ve ayrımcılık üzerine kurulu olduğunu belirterek, “Afganistan’da, Suriye’de gördüğümüz rejimlerin benzer tehditleri bize de yöneltebileceğini unutmamalıyız. Bu nedenle, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında tek adam rejimine karşı mücadele etmek, bir siyasi tercih değil, varoluş mücadelesidir” dedi.

Konuşmasını umut dolu bir mesajla bitiren Kılıç, “Biz umutların değil, diktatörlüklerin yıkıldığı bir dünya için mücadele ediyoruz. Bu gerçekleşene kadar durmayacağız” diyerek halka çağrıda bulundu.