casino siteleri slot siteleri
bahis siteleri canlı bahis siteleri

Bakan Özer'den yeni dönem açıklamaları

ÇEVRE/DOĞA/HAVA (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 05.09.2022 - 11:54, Güncelleme: 17.05.2023 - 21:17 1731+ kez okundu.
 

Bakan Özer'den yeni dönem açıklamaları

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, yeni eğitim öğretim yılına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
 Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 12 Eylül'de başlayacak yeni eğitim-öğretim yılına ilişkin hazırlıkları anlattı.  Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in, açıklamalarının satır başları şöyle; "Hazırlıklara çok erken başladık. 17 Haziran’da öğretim yılı kapatıldığında ilk startı verdik. Okulların ihtiyacının karşılanması noktasında çok önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Bu yıl ilk defa okul kitaplarına ilave olarak yardımcı kaynaklar tüm sıralara yerleştirildi. 136 milyon tüm öğrencilerin 1 dönem boyunca ihtiyaç duyacağı yardımcı kaynaklar okullara gönderildi." 'ASLINDA BU SESSİZ BİR DEVRİMDİR' "Milli Eğitim Bakanlığı orta öğretim kurumlarına bütçe gönderiyordu. Temel eğitim, anaokulu, ilkokul ve orta okula bütçe göndermiyordu. İlk defa kırtasiye ve temizlik ve küçük onarım, eğitim ortamlarının zenginleştirilmesi bağlamında tüm okullara bütçe gönderildi. Aslında bu sessiz bir devrimdir. 3.1 milyar bütçe okullarımıza gönderildi. Yıllardan beri kayıt paraları ile ilgili spekülasyonlar yaygın bir problemmiş gibi sanki Milli Eğitim Bakanlığı okulların ihtiyacını karşılayamıyormuş gibi bir algı vardı biz bunu yıktık" OKULLARA BAĞIŞ KONUSU "Süreç içerisinden bazı okullarla ilgili basına yansımalar oldu 234 ihbar aldık. Gerekli işlemleri yaptık 3 okul yöneticimize ceza verdik. Bizim gözlemlediğimiz geçen senelere göre çok daha az sayıda bağışla ilgili haberler oldu. Okul aile birlikleri daha rahat edecek bağış alma zorunda kalmayacaklar. İsterlerse okul aile birliğine yardımda bulunulabilir ama kesinlikle kayıt yaptırma ile bağış yapma arasındaki bağı koparmış olduk en önemli hazırlığımız bu oldu. Eğitimin tüm kademelerinde okullaşma oranlarını artırmakla ilgili önemli yatırım yapıldı. 19 milyon öğrencinin 2 milyon öğretmenin olduğu bir sisteme sahibiz. Bu kadar yatırım yapan bir hükümet okulların ihtiyacını karşılamaktan aciz kalır mı? Kalamaz." YAZ OKULLARI HAKKINDA "Aslında pandeminin panzehiri biri süreç başladı. Bizim amacımız tüm eğitim sistemlerini incelediğini zaman aslında okullar eğitimde eşitsizliğin minimize edildiği yerdir. Biz tüm öğrencilerimizi destekleyelim dedik. Pandemide sosyalleşme ile ilgili, spor kabiliyetinde mahrum kalan öğrencilerimize farklı yaz kursları ile bir araya getirdik. Bunun için 4 tane farklı yaz kursu açtık. Bilim sanat merkezlerimiz bizim özel yeteneklerimize geliştirmek için farklı program uygulayan merkezler. Tasarımlarla ilgili, dijital içerik üretimiyle ilgili inanılma laboratuvarlar var. Bunlar yazın kapalı kalıyor. İstedik ki bilim ve sanat yaz kursu açalım. Bizim öncelik verdiğimiz iki dil var. Bir matematik iki İngilizce. İlk kez matematik ve yabancı dille ilgili 4. sınıftan 12. sınıfa kadar yaz okulu açtık. Bize gelen en büyük şikayet yaz okullarının çok kısa olmasıydı. Bundan sonra da yaz okullarına devam edeceğiz. Burada en kritik olan şey öğrencilerimiz istedikleri ilde yaz okullarına erişebildiler. Hakkari’ye gittiyse Hakkari, Marmaris’e gittiyse Marmaris’e gitti. Biz önümüzdeki dönemde bu kapsamı genişletmeyi planlıyoruz" ATAMASI YAPILAN ÖĞRETMENLER "12 Eylül’de başlamasını planlıyoruz. Güvenlik soruşturması var hızlı bir şekilde Valilik tamamlayacak. Mutlaka gecikmeler olabilir bazı illerde güvenlik soruşturmaları gecikebilir ama 1 hafta önce 1 hafta sonra tüm öğretmenlerimiz eylül ayı içerisinde katkı vermeye başlayacaklar. 2000’li yıllarda 500 bin öğretmen varken şu an 1.2 milyon öğretmenden fazla öğretmen eğitim sisteminde yer alıyor. Mevcut eğitim sistemindeki öğretmenlerin yüzde 75 son 20 yılda eğitime katılmış. Bunların çoğu kadınlardan oluşuyor." YENİ BİR ATAMA TAKVİMİ VAR MI? "Hiçbir yıl yok ki son 20 yılda öğretmen ataması olmasın. Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni açılımlarına odaklanarak yeni istihdam olacak. En fazla ağırlık verdiğimiz okul öncesi eğitim ve okullaşma oranını yükseltmektir. Öğrencilerimizin sadece bilişsel beceri değil bilişsel olmayan becerilerini de geliştirelim istiyoruz. Okul öncesi eğitime ağırlık verince 20 bin atamadan 7 bin 503 öğretmenimizi okul öncesi öğretmen olarak istihdam ettik. Dağılımı farklılaşan öğretmen atamaları gerçekleşecek. ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU TARTIŞMALARI  Aslında Sayın Cumhurbaşkanımızın değindiği gibi 60 yıllık bir özlemdi bu. Öğretmenlere mahsus bir kanunun yürürlüğe girmesi arzulanan bir şeydi. Tüm eğitimdeki evrenselleşme evresi gibi 20 yıla nasip oldu. Öğretmenlik meslek kanunu yürürlüğe girdi. Ben desteklerinden dolayı Cumhurbaşkanımıza millet vekillerimize teşekkür ediyorum. İlk kez öğretmenlerle ilgili bir kariyer sistemi oluşturuldu. Aday, öğretmen, uzman öğretmen ve baş öğretmenden oluşan bir mekanizma geliştirildi. Öğretmenlik meslek kanunu başlangıç kanunudur. İlave edilecek aşamalar olacaktır. Önemli olan öğretmenlere mahsus bir kanunun olmasıydı. Yeni kanuna göre 10 yıl sistemde öğretmen olarak kalan öğretmenler uzman öğretmenlik sınavına başvurabiliyor. 180 saatlik eğitim alıyorlar yapılan bir sınavda 70 ve üzeri puan alan uzman öğretmen oluyor. 10 yıl uzman olan öğretmen 240 saatlik eğitimden geçiyor sınavdan başarılı olunca baş öğretmen oluyor. Uzman olan öğretmenimiz 1 derece alıyor. Eğitimi tazminatı yüzde 60’a çıkıyor. Baş öğretmenlikte ilave derece yüzde 120’ye ulaşıyor. Sistemde 75 bin uzman öğretmen 90 bin baş öğretmen vardı. İlk defa bu öğretmenlik meslek kanunu da vaz edilmiş bir sistem değil eğitim sistemi içerisinde vardı. Öğretmenler arasında bir ayrışma olacak diye bir şey var. Tabi o arkadaşlar şunun farkında değiller eğitim sisteminde 75 bin uzman öğretmen 90 bin baş öğretmen vardı. Zaten eğitim sisteminde vardı. Kendi özlük hakkı ile ilgili bir süreçtir. Yeni olan hiçbir şey yok burada ve hem mevcutta unvan olarak uzman ve baş öğretmenler var. Sınavı yeni koymuş değiliz. Başlangıçtaki şartlar bunlardı öğretmenler bu şartlarla eğitimlerini tamamladılar. Şu anda yüzde94 oranında öğretmenler eğitimlerini tamamladılar.  "HEDEFİMİZİ 2022 SONUNA KADAR 3 BİN ANAOKULU YAPMAK" Biz eğitimde okullaşma oranlarında 70 yıl gecikme ile yüzde 90’ın üzerine çıkardık. Bizim rekabet ettiğimiz ülkelere bakın 1950’li, yıllarda lisede okullaşma oranlarını yüzde 90’ın üzerine çıkarmışlar biz 2 binli yılların başında 5 yaş okullaşma yüzde 11’di. Orta Öğretimde okullaşma yüzde 44’tü bugün yüzde 90. Bu dönem 70 yıl gecikme ile herkesin kendi çağ nüfusunda eğitime erişebildiği bir dönem oldu. Tüm okullardaki başarı birbirine yakın değil bu geçmişteki uygulamalardan kaynaklanıyor. Kat sayı uygulamasından kaynaklanıyor. Akademik öğrenciler fen lisesi ve anadolu lisesine gitti. Hiçbir yere yerleşemeyenler meslek lisesi ve imam hatip liselerine gitti. Türkiye sürekli puanını artırmasına rağmen kronik olarak bu problemle yüzleşiyor. Okul öncesi eğitim tüm OECD ülkelerinin yüzde 100’e tamamlamak istediği bir eğitimdir. Biz göreve geldiğimizde 5 yaş oranında okullaşma yüzde 78’di. OECD ortalamalarının çok altındaydık. 3 bin tane yeni anaokulu yapmak için yola çıktık. 3 bin anaokulu deyince o projeyi başlattığınız zaman tüm ülkedeki anaokulu sayısı 2782’ydi. Var olandan daha fazlayı 1 yıl içerisinde yapmak için yola çıktık. Şu ana kadar 1407 bağımsız anaokulu yaptık. Böylece yüzde 78 olan 5 yaş okullaşma oranını yüzde 93’e çıkardık. Hedefimizi 2022 sonuna kadar 3 bin anaokulu yapmak ve yüzde 100’e ulaştırmaktır. Atıl duran binalarımız vardı binalarda hızlı bir onarım yaparak anaokullarını hizmete sunduk. Bilim sanat merkezleri akşama kadar boş duruyordu. Boş alanlarda orayı anaokullarına dönüştürdük. Uzun vadede Türkiye’deki eğitim sistemimize yapılan en büyük katkı olacak. Tüm çocuklar okul öncesi eğitime erişebilecekleri için 1. sınıfa gelince farklılık olmayacak. Birisi 3 sene gidiyor okul öncesi eğitime diğeri hiç gitmiyor o fark giderek açılıyor. MESLEKİ EĞİTİME İLGİLİ AÇIKMALALAR İş gücü piyasası istediği beceride istediği kaynağı bulamadı. Ekonomik kalkınma ile ilgili müthiş sekteye uğradı. Okullar arası başarı farkı arttık. Siz dezavantajlı olanları bir okulda kümelendirirseniz öğretmenin öğrenciden başarı beklentisi azalır. Bu yaşandı. Bu okul türlerinde devamsızlık, madde bağımlılıkları arttı. Sosyolojik problemlere Milli Eğitim Bakanlığı bütçe ayırarak çaba sarf etmek zorunda kaldı. Bunu yapanlar şimdi eğitimin kalitesi ile ilgili konuşan insanlar oluyor. Bizim kimseden öğrenecek bir şeyimiz yok dünyadaki eğitim sistemini de biliyoruz. Arka planda ne döndüğünü biliyoruz. Eğitim sistemini güçlü hale getirebilmek için çalışıyoruz. Meslek liseleri ihracat yapmaya başladı. 7 tane uluslararası Mesleki Teknik Anadolu Lisesi'ni kurduk ilk defa öğrenci aldı. Mesleki eğitimde çok farklı bir başarı hikayesi ortaya çıktı. Mesleki eğitim merkezlerinde 25 Aralık 2021’de bir kanun değişikliği yaptık 3 tane iyileştirme yaptık. Türkiye’deki tüm mesleki eğitim merkezlerindeki çırak kalfa sayısı 160 bindi. Bugün 710 bin. 10 ay gibi kısa bir sürede inanılmaz bir artış oldu. Yıl sonuna kadar 1 milyon genci mesleki eğitim merkezleri ile buluşturacağız. OKULLARDA KORONAVİRÜS ÖNLEMLERİ Dersliklerde maske kullanımı söz konusu olmayacak. İsteyen öğrencilerimiz, hassasiyetleri olan öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz istemeleri durumunda maskelerini okullarımızda ücretsiz talep edebilecekler. Tüm okullarımıza 3.1 milyar bütçe gönderdik. Bugün kullanımı 1 milyardır. Okullarımız 1 milyarı kullanmış 2.1 milyar da bütçelerinde duruyor. Temizlik, hijyende her türlü desteği sağlayacağız. Önceliğimiz ara vermeden süreçleri yönetebilmektir şu an alarm verecek bir durum söz konusu değil. Yeni olağanüstü durumlar olabilir biz okullarımızı açık tutacağız.      
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, yeni eğitim öğretim yılına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 12 Eylül'de başlayacak yeni eğitim-öğretim yılına ilişkin hazırlıkları anlattı. 

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in, açıklamalarının satır başları şöyle;

"Hazırlıklara çok erken başladık. 17 Haziran’da öğretim yılı kapatıldığında ilk startı verdik. Okulların ihtiyacının karşılanması noktasında çok önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Bu yıl ilk defa okul kitaplarına ilave olarak yardımcı kaynaklar tüm sıralara yerleştirildi. 136 milyon tüm öğrencilerin 1 dönem boyunca ihtiyaç duyacağı yardımcı kaynaklar okullara gönderildi."

'ASLINDA BU SESSİZ BİR DEVRİMDİR'

"Milli Eğitim Bakanlığı orta öğretim kurumlarına bütçe gönderiyordu. Temel eğitim, anaokulu, ilkokul ve orta okula bütçe göndermiyordu. İlk defa kırtasiye ve temizlik ve küçük onarım, eğitim ortamlarının zenginleştirilmesi bağlamında tüm okullara bütçe gönderildi. Aslında bu sessiz bir devrimdir. 3.1 milyar bütçe okullarımıza gönderildi. Yıllardan beri kayıt paraları ile ilgili spekülasyonlar yaygın bir problemmiş gibi sanki Milli Eğitim Bakanlığı okulların ihtiyacını karşılayamıyormuş gibi bir algı vardı biz bunu yıktık"

OKULLARA BAĞIŞ KONUSU

"Süreç içerisinden bazı okullarla ilgili basına yansımalar oldu 234 ihbar aldık. Gerekli işlemleri yaptık 3 okul yöneticimize ceza verdik. Bizim gözlemlediğimiz geçen senelere göre çok daha az sayıda bağışla ilgili haberler oldu. Okul aile birlikleri daha rahat edecek bağış alma zorunda kalmayacaklar. İsterlerse okul aile birliğine yardımda bulunulabilir ama kesinlikle kayıt yaptırma ile bağış yapma arasındaki bağı koparmış olduk en önemli hazırlığımız bu oldu. Eğitimin tüm kademelerinde okullaşma oranlarını artırmakla ilgili önemli yatırım yapıldı. 19 milyon öğrencinin 2 milyon öğretmenin olduğu bir sisteme sahibiz. Bu kadar yatırım yapan bir hükümet okulların ihtiyacını karşılamaktan aciz kalır mı? Kalamaz."

YAZ OKULLARI HAKKINDA

"Aslında pandeminin panzehiri biri süreç başladı. Bizim amacımız tüm eğitim sistemlerini incelediğini zaman aslında okullar eğitimde eşitsizliğin minimize edildiği yerdir. Biz tüm öğrencilerimizi destekleyelim dedik. Pandemide sosyalleşme ile ilgili, spor kabiliyetinde mahrum kalan öğrencilerimize farklı yaz kursları ile bir araya getirdik. Bunun için 4 tane farklı yaz kursu açtık. Bilim sanat merkezlerimiz bizim özel yeteneklerimize geliştirmek için farklı program uygulayan merkezler. Tasarımlarla ilgili, dijital içerik üretimiyle ilgili inanılma laboratuvarlar var. Bunlar yazın kapalı kalıyor. İstedik ki bilim ve sanat yaz kursu açalım. Bizim öncelik verdiğimiz iki dil var. Bir matematik iki İngilizce. İlk kez matematik ve yabancı dille ilgili 4. sınıftan 12. sınıfa kadar yaz okulu açtık. Bize gelen en büyük şikayet yaz okullarının çok kısa olmasıydı. Bundan sonra da yaz okullarına devam edeceğiz. Burada en kritik olan şey öğrencilerimiz istedikleri ilde yaz okullarına erişebildiler. Hakkari’ye gittiyse Hakkari, Marmaris’e gittiyse Marmaris’e gitti. Biz önümüzdeki dönemde bu kapsamı genişletmeyi planlıyoruz"

ATAMASI YAPILAN ÖĞRETMENLER

"12 Eylül’de başlamasını planlıyoruz. Güvenlik soruşturması var hızlı bir şekilde Valilik tamamlayacak. Mutlaka gecikmeler olabilir bazı illerde güvenlik soruşturmaları gecikebilir ama 1 hafta önce 1 hafta sonra tüm öğretmenlerimiz eylül ayı içerisinde katkı vermeye başlayacaklar.

2000’li yıllarda 500 bin öğretmen varken şu an 1.2 milyon öğretmenden fazla öğretmen eğitim sisteminde yer alıyor. Mevcut eğitim sistemindeki öğretmenlerin yüzde 75 son 20 yılda eğitime katılmış. Bunların çoğu kadınlardan oluşuyor."

YENİ BİR ATAMA TAKVİMİ VAR MI?

"Hiçbir yıl yok ki son 20 yılda öğretmen ataması olmasın. Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni açılımlarına odaklanarak yeni istihdam olacak. En fazla ağırlık verdiğimiz okul öncesi eğitim ve okullaşma oranını yükseltmektir. Öğrencilerimizin sadece bilişsel beceri değil bilişsel olmayan becerilerini de geliştirelim istiyoruz. Okul öncesi eğitime ağırlık verince 20 bin atamadan 7 bin 503 öğretmenimizi okul öncesi öğretmen olarak istihdam ettik. Dağılımı farklılaşan öğretmen atamaları gerçekleşecek.

ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU TARTIŞMALARI 

Aslında Sayın Cumhurbaşkanımızın değindiği gibi 60 yıllık bir özlemdi bu. Öğretmenlere mahsus bir kanunun yürürlüğe girmesi arzulanan bir şeydi. Tüm eğitimdeki evrenselleşme evresi gibi 20 yıla nasip oldu. Öğretmenlik meslek kanunu yürürlüğe girdi. Ben desteklerinden dolayı Cumhurbaşkanımıza millet vekillerimize teşekkür ediyorum. İlk kez öğretmenlerle ilgili bir kariyer sistemi oluşturuldu. Aday, öğretmen, uzman öğretmen ve baş öğretmenden oluşan bir mekanizma geliştirildi. Öğretmenlik meslek kanunu başlangıç kanunudur. İlave edilecek aşamalar olacaktır. Önemli olan öğretmenlere mahsus bir kanunun olmasıydı. Yeni kanuna göre 10 yıl sistemde öğretmen olarak kalan öğretmenler uzman öğretmenlik sınavına başvurabiliyor. 180 saatlik eğitim alıyorlar yapılan bir sınavda 70 ve üzeri puan alan uzman öğretmen oluyor. 10 yıl uzman olan öğretmen 240 saatlik eğitimden geçiyor sınavdan başarılı olunca baş öğretmen oluyor. Uzman olan öğretmenimiz 1 derece alıyor. Eğitimi tazminatı yüzde 60’a çıkıyor. Baş öğretmenlikte ilave derece yüzde 120’ye ulaşıyor. Sistemde 75 bin uzman öğretmen 90 bin baş öğretmen vardı. İlk defa bu öğretmenlik meslek kanunu da vaz edilmiş bir sistem değil eğitim sistemi içerisinde vardı.

Öğretmenler arasında bir ayrışma olacak diye bir şey var. Tabi o arkadaşlar şunun farkında değiller eğitim sisteminde 75 bin uzman öğretmen 90 bin baş öğretmen vardı. Zaten eğitim sisteminde vardı. Kendi özlük hakkı ile ilgili bir süreçtir. Yeni olan hiçbir şey yok burada ve hem mevcutta unvan olarak uzman ve baş öğretmenler var. Sınavı yeni koymuş değiliz. Başlangıçtaki şartlar bunlardı öğretmenler bu şartlarla eğitimlerini tamamladılar. Şu anda yüzde94 oranında öğretmenler eğitimlerini tamamladılar. 

"HEDEFİMİZİ 2022 SONUNA KADAR 3 BİN ANAOKULU YAPMAK"

Biz eğitimde okullaşma oranlarında 70 yıl gecikme ile yüzde 90’ın üzerine çıkardık. Bizim rekabet ettiğimiz ülkelere bakın 1950’li, yıllarda lisede okullaşma oranlarını yüzde 90’ın üzerine çıkarmışlar biz 2 binli yılların başında 5 yaş okullaşma yüzde 11’di. Orta Öğretimde okullaşma yüzde 44’tü bugün yüzde 90. Bu dönem 70 yıl gecikme ile herkesin kendi çağ nüfusunda eğitime erişebildiği bir dönem oldu.

Tüm okullardaki başarı birbirine yakın değil bu geçmişteki uygulamalardan kaynaklanıyor. Kat sayı uygulamasından kaynaklanıyor. Akademik öğrenciler fen lisesi ve anadolu lisesine gitti. Hiçbir yere yerleşemeyenler meslek lisesi ve imam hatip liselerine gitti. Türkiye sürekli puanını artırmasına rağmen kronik olarak bu problemle yüzleşiyor.

Okul öncesi eğitim tüm OECD ülkelerinin yüzde 100’e tamamlamak istediği bir eğitimdir. Biz göreve geldiğimizde 5 yaş oranında okullaşma yüzde 78’di. OECD ortalamalarının çok altındaydık. 3 bin tane yeni anaokulu yapmak için yola çıktık. 3 bin anaokulu deyince o projeyi başlattığınız zaman tüm ülkedeki anaokulu sayısı 2782’ydi. Var olandan daha fazlayı 1 yıl içerisinde yapmak için yola çıktık. Şu ana kadar 1407 bağımsız anaokulu yaptık. Böylece yüzde 78 olan 5 yaş okullaşma oranını yüzde 93’e çıkardık.

Hedefimizi 2022 sonuna kadar 3 bin anaokulu yapmak ve yüzde 100’e ulaştırmaktır. Atıl duran binalarımız vardı binalarda hızlı bir onarım yaparak anaokullarını hizmete sunduk. Bilim sanat merkezleri akşama kadar boş duruyordu. Boş alanlarda orayı anaokullarına dönüştürdük.

Uzun vadede Türkiye’deki eğitim sistemimize yapılan en büyük katkı olacak. Tüm çocuklar okul öncesi eğitime erişebilecekleri için 1. sınıfa gelince farklılık olmayacak. Birisi 3 sene gidiyor okul öncesi eğitime diğeri hiç gitmiyor o fark giderek açılıyor.

MESLEKİ EĞİTİME İLGİLİ AÇIKMALALAR

İş gücü piyasası istediği beceride istediği kaynağı bulamadı. Ekonomik kalkınma ile ilgili müthiş sekteye uğradı. Okullar arası başarı farkı arttık. Siz dezavantajlı olanları bir okulda kümelendirirseniz öğretmenin öğrenciden başarı beklentisi azalır. Bu yaşandı. Bu okul türlerinde devamsızlık, madde bağımlılıkları arttı. Sosyolojik problemlere Milli Eğitim Bakanlığı bütçe ayırarak çaba sarf etmek zorunda kaldı. Bunu yapanlar şimdi eğitimin kalitesi ile ilgili konuşan insanlar oluyor. Bizim kimseden öğrenecek bir şeyimiz yok dünyadaki eğitim sistemini de biliyoruz. Arka planda ne döndüğünü biliyoruz. Eğitim sistemini güçlü hale getirebilmek için çalışıyoruz.

Meslek liseleri ihracat yapmaya başladı. 7 tane uluslararası Mesleki Teknik Anadolu Lisesi'ni kurduk ilk defa öğrenci aldı. Mesleki eğitimde çok farklı bir başarı hikayesi ortaya çıktı. Mesleki eğitim merkezlerinde 25 Aralık 2021’de bir kanun değişikliği yaptık 3 tane iyileştirme yaptık. Türkiye’deki tüm mesleki eğitim merkezlerindeki çırak kalfa sayısı 160 bindi. Bugün 710 bin. 10 ay gibi kısa bir sürede inanılmaz bir artış oldu. Yıl sonuna kadar 1 milyon genci mesleki eğitim merkezleri ile buluşturacağız.

OKULLARDA KORONAVİRÜS ÖNLEMLERİ

Dersliklerde maske kullanımı söz konusu olmayacak. İsteyen öğrencilerimiz, hassasiyetleri olan öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz istemeleri durumunda maskelerini okullarımızda ücretsiz talep edebilecekler. Tüm okullarımıza 3.1 milyar bütçe gönderdik. Bugün kullanımı 1 milyardır. Okullarımız 1 milyarı kullanmış 2.1 milyar da bütçelerinde duruyor. Temizlik, hijyende her türlü desteği sağlayacağız. Önceliğimiz ara vermeden süreçleri yönetebilmektir şu an alarm verecek bir durum söz konusu değil. Yeni olağanüstü durumlar olabilir biz okullarımızı açık tutacağız.

 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberege.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.