Menemen Ticaret Odası’nda 2026 için iş birliği çağrısı

Menemen Ticaret Odası, Türkiye ekonomisinin mevcut tablo ve gelecek beklentilerinin ele alındığı “Ekonomi Sohbetleri” programında ekonomi yazarlarını ağırladı. Uzmanlar, 2026 yılının 2025’e benzer bir ekonomik baskı altında geçeceğini belirterek iş dünyasına dayanışma ve ortak hareket çağrısında bulundu.


Ekonomi yazarları Menemen’de iş dünyasıyla buluştu

Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, Ekonomi Gazetesi Yayın Kurulu Başkanı Dr. Şeref Oğuz ve Ekonomi Gazetesi Yazarı Mete Belovacıklı, Menemen Ticaret Odası’nda düzenlenen toplantıda sanayici ve iş insanlarıyla bir araya geldi. Katılımcılar, 2027’nin seçim yılı olacağını belirtilerek 2026’nın mevcut zorluklarının büyük ölçüde devam edeceğini ifade etti.

Toplantıya Menemen Ticaret Odası Meclis Başkanı Erdinç Cengiz, İzmir Serbest Bölge Başkanı Eyüp Sevimli, USAD Başkanı Ömer Telcioğlu, Menemen Plastik İhtisas OSB Yönetim Kurulu Başkanı Salih Esen ve çok sayıda iş insanı katıldı.

Süsoy: “Amacımız geleceği doğru okumak”

Açılış konuşmasını yapan Menemen Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Süsoy, hızlı değişen ekonomik gündemi uzmanlardan değerlendirmek için böyle bir toplantı düzenlediklerini söyledi. Geçen yıl da benzer bir buluşma gerçekleştirdiklerini hatırlatan Süsoy, “2026 beklentilerini aynı kadrodan dinleyerek hem bir gelecek projeksiyonu oluşturmak hem de geçen yılın öngörüleriyle mevcut tabloyu kıyaslamak istiyoruz” dedi.

Güldağ: “Sanayide kas kaybı başladı”

Ekonomik veriler üzerinden 2026’ya yönelik analiz yapan Hakan Güldağ, üretim sektöründe daralmanın belirginleştiğini söyledi.
“Üçüncü çeyrekte sanayide büyüme eksiye geçti. Vardiyaların azalması, kapasite kullanım oranlarındaki düşüş; üretici tarafında ciddi bir kas kaybına işaret ediyor.”

Güldağ, hizmet sektörü ile sanayi arasındaki makasın açıldığını, faizin yüksek kalmaya devam edeceğini belirterek döviz tahminlerini paylaştı:
“Yıl sonunda doların 44 TL’ye yakın, önümüzdeki yıl ise 52-54 TL bandında seyretmesi beklenebilir.”

2026’nın büyük ölçüde 2025’in devamı niteliğinde olacağını söyleyen Güldağ, temkinli olunması gerektiğini vurguladı.

Oğuz: “2026 hayatta kalma yılı olacak”

Dr. Şeref Oğuz, reel sektörün zorluklarını “küçülmeyi yönetmek” kavramı üzerinden değerlendirdi.
“2025’te küçülmeyi yönetemeyenler ekonomiyi küçülttü. 2026 tam anlamıyla bir hayatta kalma yılı olacak. İş dünyası birbirine omuz vermek zorunda.”

Oğuz, enflasyonda düşüş hızının yeterli olmadığını, “yapışkan enflasyon” sürecinin devam ettiğini belirtti:
“Reel kesim 2026 için yüzde 40 enflasyon öngörüyor. Asgari ücrette ise yüzde 30 civarında artış beklentisi var; ama enflasyon olduğu sürece işçinin cebine koyulan parayı yine enflasyon geri alır.”

Belovacıklı: “Siyasi gelişmeler ekonomiyi belirleyecek”

Mete Belovacıklı, yerel yönetimlerle ilgili yargı süreçleri ve kayyum tartışmalarının ekonomik sonuçları olduğuna dikkat çekti.
“Belediyelerin merkezi yönetimle daha bağımlı bir sürece girmesi ekonomik kararları da etkiliyor. Siyasetin gündemi ile toplumun gündemi arasındaki fark daha görünür olacak.”

Belovacıklı, küresel siyasi dinamiklerin Türkiye’nin konumunu etkileyeceğini söyleyerek ABD ve AB ile ilişkilerde yeni değerlendirmelerin gündeme gelebileceğini ifade etti.
Ankara kulislerinde 2027 için seçim beklentisinin güçlendiğini de sözlerine ekledi.